4 Aralık 2007 Salı

SAĞLIKTA PİYASA YAKLAŞIMI वे DENGELİ SAĞLIK ÇALIŞANI

SAĞLIKTA PİYASA YAKLAŞIMI VE DENGELİ SAĞLIK ÇALIŞANI


Piyasada üretilen her türlü mal veya hizmetin fiyatı vardır. Buna iktisatta “raiç değer” denir. Yani terzinin diktiği gömleğin, çiftçinin ürettiği havucun olduğu gibi hemşirenin ürettiği hizmetin, laborantın yaptığı tahlilin, doktor hizmetinin de piyasa raiç değeri vardır ve bu değer piyasa ekonomisi ile yönetilen ülkelerde vazgeçilmez kuraldır. Bu çoğunlukla arz talep dengesi diye ifade edilir.
Piyasaya arz ettiğiniz mal veya hizmet arttığı halde talep artmıyorsa mal veya hizmetin değeri düşecektir. O halde dengeyi piyasa sağlayacaktır. Şöyle ki; araba üreticileri ürettikleri arabanın fiyatının düşme eğilimine girmesini istemiyorlarsa arzı dengede tutmak zorundalar. Daha açık bir ifade ile üretim kalitesini ve sayısını piyasada o kalitede ve sayıda arabayı alabilecek tüketiciye göre ayarlarlar, ayarlamak zorundadırlar. Yoksa piyasanın dengeleyici etkisi(!) ile yok olurlar. .
Hakim olan nedir? Piyasa. Piyasacı ekonomi. Piyasa kuralları.
Bir süredir sağlıkta reform iddiası ile ortaya çıkan hükümet aslında sağlıkta reform yapmıyor. Sağlığı piyasalaştırmaya çalışıyor. Sağlık Bakanın deyimi ile gelişmiş ülkelerde.
olduğu gibi.
Aslında çoğu ülkede eğitim ve sağlıkta piyasacı bir yönelimin olduğu, hatta uzun yıllardır olduğu doğrudur. Ancak bu ülkeler sağlıkta ve eğitimde piyasacı oldukları için gelişmiş ülkelerdir yanılsamasının yaratılması doğru değildir.
Ben orta okuldayken Türkçe öğretmenimin anlattığı bir hikaye vardı. Derdi ki; Cumhuriyetin ilk yıllarında ülkemizden bazı gençler Avrupa ülkelerine eğitim için gönderilmiş. Bu gençlerin bir kısmı devletin olanakları ile gittikleri bu ülkelerde ki gece hayatına, kültürel yapıya, kadın erkek ilişkilerindeki duruma bakarak ekonomi nasıl gelişir anlamaya çalışmışlar ve sonra şöyle bir sonuca varmışlar. Bizim ülkemizde de gece hayatı gelişir, kültürel yapı Avrupa da ki gibi olur ve kadın erkek ilişkileri de onlara benzerse gelişme olur ekonomi kalkınır. O nedenle Türkiye’ye geldiklerinde ilk olarak bu konularda “reform” yapmak istemişler.
Aynı yıllarda Japonya dan da gençler Avrupa’ya gönderilmiş ama o gençler bizimkilerin ilgilendikleri konularla ilgilenmeyip, fabrikalarla, işçilerin çalışma sistemleri ile, buhar makinelerinin nasıl çalıştığı ile ilgilenmişler. Sonuçta Japonya’nın da bizimde geldiğimiz durum ortada.
Şimdi sağlıkta “reform” yapanlar aynı yöntemi izlemekteler. Bakın diyoruz ki Aile Hekimliği modeli ülkemize uygun bir model değil. Çünkü sonuçta prime dayalı Genel Sağlık Sigortası Sistemine dayanıyor. Ülkemizde prime dayalı model olan Bağ-Kur’un durumu ortada. Orta halli esnafın bile prim ödeyemediği bir ortamda yoksullar prim ödeyemez. Dolayısı ile de sistem çöker.
Cevap; gelişmiş ülkeler bu sistemi uyguluyor. İyide biz gelişmiş ülke değiliz. Olsun gelişiriz. Hele şu Aile Hekimliği modelini getirelim, ondan sonra gelişmek kolay.
Yazıyı daha fazlada dağıtmadan başa dönecek olursak. Ne demiştik? Sağlık Bakanlığı Sağlığı piyasalaştırmaya çalışıyor.
Konuyu açmak için şu iki soruya cevap vermeye çalışalım.
Sağlığın piyasalaşması nedir? Sağlığın piyasalaşması sağlık çalışanına ne getirir?
Sağlığın piyasalaşması demek, yukarıdaki araba örneğinde olduğu gibi dengeleyici unsur piyasa olacak demek. Yani sağlıkta hizmet üretimini, sağlık çalışanın ürettiği hizmetin değerini piyasa belirleyecek. Piyasa dedikleri şey doğa üstü bir şey değil ki; ulusal ve uluslar arası sağlık tekelleridir piyasa.
Tıpkı araba örneğinde olduğu gibi.Hükümet aile hekimliği modelinde şu an için Doktorlara göreceli yüksek ücret teklif ediyor. Çünkü işsiz hekim yok. Piyasa daha hekim sayısını arttıramadı. Çözüm daha fazla tıp fakultesi açmak veya ithal hekimlik. İşte size piyasa dengesi. Yani hekim ücretleri, ben daha ucuza çalışırım, diyen işsiz hekimler üretilinceye kadar yüksek kalacak sonra düşecektir. Tıpkı ebe, hemşire ve sağlık memurlarının durumunda olduğu gibi.
Ne yaptı “Piyasa”? Her ilçeye sağlık meslek lisesi, her üniversiteye sağlık yüksek okulu açtı. Şimdi on binlerce işsiz sağlıkçı varken. Tabi ki Ebelere, Hemşirelere “Eleman” muamelesi yapılacak. Ondan sonra çıkıyor ebe arkadaşlar soruyorlar “Neden benim ücretim Doktorla aynı oranda artmıyor.” diye. Cevap: Seni Piyasa dengeledi.
İkinci soruya da böylece cevap vermiş olduk. Sağlığın piyasalaşması sağlık çalışanına ne getirir? Demiştik. Sağlığın piyasalaşması sağlık çalışanına “denge” getirir.
Sağlığın piyasalaşması vatandaşa ne getirir? Sağlıkta Piyasacı yaklaşım nasıl kokar? Bu sorulara fırsat verilirse sonraki yazılarda değinmek isterim.
Sağlıcakla…

Hiç yorum yok: