Bu ara birçok evde “belediye otobüslerinin durumu ve otobüs
şoförlerinin tutumu” konuşuluyordur diye düşünüyorum.
Çünkü biz bu ara çok sık bu konuyu konuşmaya başladık.
Akşam kurs dönüşü kızımın anlattığı bir otobüs anısı ile
başlayalım. (Ben anlatımı hikâyeleştirmeye çalıştım.)
***
Üç çocuk, 12-13 yaşlarında, biri erkek ikisi kız, bir
kurstan dönüyorlar ve kendi aralarında da çeşitli konularda konuşuyorlar. Konu
bir süre sonra beynin kapasitesinin kullanımına geliyor. Çocuklardan biri “Biliyor
musunuz beynimizin sadece yüzde onunu kullanabiliyormuşuz.” Diyor. Bir diğeri “Evet
zaten % 100 ünü kullanabilsek…” derken söze otobüs şoförü giriyor. “Sizde beyin
yok ki… Olsa yaşlılara yer verirsiniz.” Oysa çocuklar bu konuşma anında yer
veriyorlardır.
***
Kızım bana soruyor: “Baba
biz yer veriyorduk aslında ama vermeseydik bile o amcanın bizi aşağılamaya
hakkı var mı?”
—Tabiî ki hakkı yok kızım.
—Peki, hakkı yoksa
nasıl yapabiliyor bunu?
Sanırım bu sorunun muhatapları başta Büyükşehir Belediye
Başkanı olmak üzere ilgili ve yetkili kişilerdir.
***
Bu münferit bir vakıa olabilir diyorsanız dün yaşadığım bir
olayı anlatayım.
Dün belediye otobüsünde oturmuş ve sıkışıklıkta da olsa
oturduğum yerde kitap okumaya çalışıyordum. Tam bu sırada bir kadın yolcunun
tiz tonda şoföre: “Ne bağırıyorsun?” dediğini duydum.
Şoförün tavrı oldukça saygısız bir tonda; “Kes tamam!” şeklinde oldu. Kadın
alttan alacak gibi değildi ve “Seni Cengiz
beye şikâyet edeceğim.” dedi. Şoför başta bağırdı mı duymadım ama “Kes tamam!” derken yüz ifadesini ve el
hareketini görmeliydiniz.
***
Hani derler ya laf lafı açıyor diye. Konu ile ilgili sohbet
açılınca eşimde bir katkı yaptı bu sohbete…
Olay yaz aylarında olmuş. Yani iki iki buçuk ay önce. Bir
kadın yolcu şoförden klimayı açmasını rica ediyor. Şoför “Açık zaten.” diye terslenmeye
kalkınca, diğer yolculardan bir başkası “Neden tersliyorsun?” diye şoföre
çıkışıyor ve yaşanan tartışmadan sonra nihayet klima açılıyor.
***
Benzer bir klima açtırma tartışmasına da ben şahit olmuştum
ancak o günlerde açıkçası bu olayın üzerinde çok durmadım, nadir yaşanan bir
durumdur diye düşünerek.
Bütün bu anlatımlardan sonra ben, otobüslerle ve
şoförleriyle ilgili bir sorunun ve sıkıntının ayan beyan ortada olduğunu düşünüyorum.
***
Bu yazıyı sayın belediye yetkilileri okurlarsa onlardan kamu
adına talebim:
- Otobüs şoförlerinin; vatandaşla (özellikle kadın ve çocuklar) olan iletişimleri ile ilgili eğitime alınmaları gerekir. Bu eğitim sadece sözlü değil beden dili anlamında da, giyim kuşam anlamında da gereklidir.
- Otobüslerin neden bu kadar çok yolcu taşımak durumunda kaldıkları konusu sorgulanmalı ve otobüslerin sefer sayıları, kar etmek amacıyla azaltılıyorsa bu konu denetimlerle ortaya çıkarılmalıdır.
- Otobüslere konan televizyonların sadece reklâm için değil ara sırada olsa otobüs güzergâhlarını da göstermesi gerektiği konusu yetkililere hatırlatılmalı ve denetlenmelidir.
- Klimanın açık ve çalışır olması dâhil birçok konuda vatandaşla şoförlerin karşı karşıya gelmesi beklenmeden, etkin ve sık denetimler ilgili-yetkili kişilerce yapılmalıdır.
Son söz otobüsler neden bu kadar
pahalı?
Sağlıcakla…